Bir sinema yorumcusunun gözünden bakacak olursak; şüpheci ve sakin bir kasaba doktorunun, ailesinin eski evinde sahip olduğu bir ergen kızın hayatını kurtarmak için kendi kişisel demonlarıyla yüzleşmek zorunda kalışı hikayesini konu edinen bu film, gerçekten de dikkat çekici. Bu doktor, hikayenin başından itibaren her şeyi mantık ve realist yaklaşımla çözme eğiliminde. Ancak karşılaşılan dikkat çekici olaylar karşısında, mantığın sınırlarını aşmak zorunda kalıyor ve içinde sakladığı korkularla, geleceğe dair endişelerle yüzleşmek zorunda kalıyor. Filmde, kişisel inançların ve korkuların nasıl bir etki yaratıp insanları nasıl değiştirebileceği konusu üzerinde durulmuş. Bilinmeyene karşı hissedilen korku, film boyunca sürekli olarak işlenen bir tema. Başkarakterin, genç kızın yaşamını kurtarmak adına kendi benliğine dair sorgulamalar yaparak değişimini izlemek, seyirciye büyüleyici bir deneyim sunuyor. Aynı zamanda seyirciye, karakterler arasındaki psikolojik gerilim ve duygusal bağları mercek altına alarak, sadece bir korku filminden çok daha fazlasını sunuyor. Sonuç olarak bu film, korku ve gerilim dolu, düşündürücü ve etkileyici bir hikayenin önemli bir parçası. Her bir karakterin dikkatlice işlendiği, gerilim dolu sahnelerin ve dramatik anların ustaca kullanıldığı bu film, sinema severlerin mutlaka izlemesi gereken bir yapıt.