Öncelikle, ‘bir çiftin evlerine giren istilacılarla mücadele etmesi ve gece ilerledikçe bağlılıkların değişmesi, sırların ifşa olması ve hayatların parçalanmasını’ konu alan bu film, izleyiciyi adeta bir duygusal şiddet tufanının içine savuruyor. Huzursuz bir çiftin yaşadıkları sorunlar ve evlerine ansızın dalan istilacılarla verdikleri amansız mücadeleyi odak noktasına yerleştiren film, sıradan bir ev hikayesini olağanüstü bir gerilim tablosuna dönüştürüyor. Tüm bu olaylar, izleyicide yer yer ürperti uyandıran bir atmosfer yaratıyor. Gece ilerledikçe, önce sadakatlerin yerini alacak olan ihanetler, sırların dökülmesi ve sonunda da hayatların darmadağın olmasının resmi çiziliyor. Bu durum karakterlerin gelişimini, hikayenin dramatik yapısını ve çatışmaların yoğunluğunu büyük ölçüde etkileyerek izleyiciyi daha da içine çekiyor. Söz konusu film, idealleri uğruna her şeyi göze alan bir çiftin, ummadıkları bir durum karşısında ne denli farklı kimliklere bürünebileceğini ve bunun sonucunda da hayatlarının ne yönde etkilenebileceğini eşsiz bir anlatımla sunuyor. Sonuç olarak, bu film, hem içerisinde bulunan derinlikli karakter analizleri, hem de akıcı hikaye yapısıyla izleyicinin dikkatini başarılı bir şekilde çekmeye yetiyor. Sürükleyici hikayesi, sert ve karanlık atmosferi ile izleyiciye adeta sinemanın uğursuz yüzünü gösteren bu film, kimi zaman ağlatıyor, kimi zaman gülümsetiyor, ama her şeyden önemlisi düşündürüyor. Kendinizi huzursuz edici bir gerilim fırtınasında bulmak istiyorsanız bu filmi kaçırmayın derim.