Yeni yılı kutlamak için bir ev partisinde toplanan beş üniversite arkadaşı, büyük bir felaketin eşiğinde olduğundan bihaberler. Dış dünyada, onların haberi olmadan patlak veren bir salgın, dünya genelinde karmaşaya ve panik hali yaratıyor. İçeride çılgınca eğlenen bu gençler, dışarıda hayatta kalmak için çırpınan insanların dramını fark etmiyorlar. Yeni yıla sayılı saatler kala, dışardaki kargaşa ve tehlike ile içerideki neşe ve huzur arasındaki bu çarpıcı zıtlığın altını çizen film, izleyiciyi hem düşündürüyor hem de soluksuz bir gerilim yaşatıyor. Özellikle salgın konusu, günümüz dünyasında izleyicinin kendisini kolayca özdeşleştirebileceği bir durum yaratıyor. Yer yer komik, yer yer dramatik, ama her daim gerilim dolu sahneleri ile izleyenleri ekran başına kilitleyen bu film, sevgi, dostluk ve hayatta kalma mücadelesi gibi evrensel temaları işliyor. Beş genç, dış dünyadan habersiz bir şekilde parti yaparken, izleyici ise tüm dünyanın korku ve endişe içinde olduğunu biliyor. Bu durum, filmi sadece bir gerilim filmi olmanın ötesine taşıyor ve derin, düşündürücü bir hale getiriyor. Film ayrıca, izleyicinin gençlerin yerinde olmasını ve onların neşeli, tedirgin olmayan hallerini kıskanmasını sağlıyor. Ancak bir yandan da dış dünyadaki gerçekleri bildiği için kalbinin derinliklerinde bir korku ve endişe hissediyor. Her ne kadar seyirci, gençlerin neşesini ve huzurunu paylaşsa da, dış dünyada gelişen olaylar karşısında da endişeli bir bekleyiş içine giriyor. Bu çelişkili duyguları mükemmel bir şekilde yansıtan film, izleyicinin hem içinde olduğu durumu, hem de dış dünyada yaşananları aynı anda algılama becerisine hitap ediyor. İzleyici, kendini neşe ve endişe arasında gidip gelen bir duygu karmaşası içinde buluyor. Ve film, seyircisini bu çelişkili duygularıyla baş başa bırakıyor. Gerilim, drama ve komedi öğelerini ustaca harmanlayan bu film, izleyicilerine unutulmaz bir sinema deneyimi yaşatıyor.