Sihirli bir ayna keşfetmesi, Fred'in hayalini gerçekleştirmesine olanak sağlar: İkizi odayı temizler, şikayet etmeden yemek yer ve sınıfında birinci olur. Ancak Fred, bu sırrı arkadaşına açığa çıkararak verdiği sözü tutmaz. Bu, yalnızca basit bir çocuk hikayesi gibi görünebilir, ancak sıradışı fantastik unsurların başarılı bir şekilde gerçek hayatla harmanlandığı bir film. Fred'in hayatında yaşadığı değişimler ve deneyimler, izleyicinin merakını sürekli canlı tutuyor. Ayrıca, çocukların hayatlarını daha kolay hale getirebilecek bir sihirli aynanın keşfinin çekiciliği, özellikle genç izleyiciler için çok etkileyici. Sinemanın büyülü gücü, ikiz kardeşin kusursuz olabileceği bir hayali dünyayı, mükemmel bir biçimde yaratıyor. Ancak baş karakterin sırrı saklama konusundaki hataları, filmi sürükleyici bir hale getiriyor. Fred, verdiği sözü tutamayınca, izleyici onunla birlikte heyecanını ve endişelerini paylaşıyor. O çalmamakla söz verdiği kavanozdaki kurabiye kadar tatlı ve dikkat çekici. Sihirli aynanın yarattığı düşsel dünya, hayatın karmaşıklığını ön plana çıkarıyor ve aslında mükemmellik arzusunun ne kadar yanıltıcı olabileceğini gösteriyor. Bir yandan, Fred'in ikizinin varlığına olan hayranlığını anlarken, diğer yandan da Fred'in bu durumun sonuçlarıyla karşı karşıya kalışını izlerken kendimizi çaresiz hissediyoruz. Film, genç bir izleyici kitlesi için hedeflenmiş olabilir ama kesinlikle her yaşa hitap edecek derinlikte ve karmaşıklıkta. Sonuç olarak, Fred'in sihirli ayna macerası, sadece büyüleyici bir hikaye değil, aynı zamanda hayatın gerçekliklerine dair önemli dersler içeriyor.