Düğününe birkaç saat kala, tutucu bir genç adamın, geçmişinde bir ordu albayı olan ve yaşına rağmen hala bir çapkına dönüşmüş dedesini, bahar tatili için Florida'ya götürmeye ikna edilmesi konulu bir film izledim. Bu, ilk bakışta sıradan bir yolculuk gibi görünebilir ancak durum hiç de öyle değil. Filmde, düğün telaşı içindeki bir adamın, dedesinin cinsel dürtülerine ve gençlik enerjisine nasıl ayak uydurduğunu izliyoruz. Genç adamın tutucu yaşam tarzı ve dedesinin ahlaki değerlerden yoksun yaşam anlayışı arasındaki kontrast, film boyunca birçok komik duruma sebep oluyor. Adamın dedesi, haşin bir eski asker ve yıllarca birikmiş "işlerini halledecek" birçok kadına olan ilgisiyle, genç adam için bir dizi sürpriz ve karmaşa yaratıyor. Florida'nın enerjik ve hareketli atmosferi, filmi daha da eğlenceli hâle getiriyor. Bahar tatilinin rengarenk sahneleri, dedenin genç adamı cinsellik ve serbest yaşam tarzı konusunda eğitmek için kullandığı bir arka plan olarak işliyor. Hem genç adamın düğün stresi ve hem de dedesinin çapkınlıkları arasında geçen bu yolculuk, izleyicilere unutulmaz bir komedi deneyimi sunuyor. Özellikle anlattığı hikâye ve yarattığı komik karakterlerle, bu film izleyenleri hem güldürüyor hem de düşündürüyor. Kendi içinde umutsuzca evlilik stresi yaşayan bir genç ve hayatı dolu dolu yaşamayı seçmiş bir dedenin ikilemlerini anlatıyor. Her ne kadar komedi unsurları ağırlıklı olsa da, filmin sonunda izleyicilere hayatın ve gençlik enerjisinin kıymetini bilmemiz gerektiğini hatırlatan bir mesaj bırakıyor.
