Film, Meksika'da geçen bir olay örgüsüyle seyirciyi derin bir hikayeye davet ediyor. İki uzun on yıl boyunca süren uyuşturucu savaşları nedeniyle şiddetin gölgesinde kalmış bir toplumun acı ve korkusunu ortaya çıkarmaya çalışan dört Meksikalı gazeteci, hikayenin merkezinde yer alıyor. Uyuşturucu kartelleri ve hükümet arasındaki karanlık bağları araştıran bu cesur gazeteciler, kendilerini son derece tehlikeli bir oyunun içinde buluyorlar. Araştırmaları derinleştikçe, Narcopolitica düzeninin hem araştırmacıları hem de kurbanları haline geliyorlar. Film, basın özgürlüğünün bu baskı altında kalamayacağını vurgulayan samimi ve etkileyici bir portre sunuyor. Şiddetin ve baskının günlük hayatın bir parçası haline geldiği bir ortamda, gazetecilerin mesleki ve kişisel hayatları iç içe geçiyor. Bu karmaşık atmosfer, izleyicilere gerçeğin peşinde koşmanın ne denli zor ve tehlikeli olduğunu gözler önüne seriyor. Bu film, basın özgürlüğünün ne kadar önemli ve kırılgan olduğunu sorgularken, aynı zamanda insanlık onurunun ve cesaretin gücünü de gözler önüne seriyor.