Genç bir çiftin, var olan başarısız ilişkilerini onarmak ümidiyle planladıkları hafta sonu kaçamağını konu alan film, adeta sinematografinin karanlık köşelerine ışık tutuyor. Ancak bu masumane başlayan gezi, çok geçmeden iç karartıcı bir hal alıyor. İlişkilerindeki sıkıntıları unutup, yeniden aşkla bağlanmayı planlayan çiftin beklentisi tamamen tersine dönerken, erkeğin evinde bulduğu bir video kasetle tüm olaylar karma karışık oluyor. Bu video kaset, evinde işlenmiş bir cinayeti anlatmakta ve olayların akışını tamamen değiştirmekte. Çiftin birbirlerine verilen bir şansı dahi kabus dolu bir hikayeye dönüştürebilme çabası, seyirciyi de kendine çekmekte. Başroldeki erkek karakterin evinde bulduğu cinayet kaydı, kendisine gerçekleri gösterirken, bu bilgiler karşısında ne yapacağını bilemez hale geliyor. İşlenmiş bir cinayetin, kendi evinde oluşunun şoku ve düşünce karmaşası içinde bocalayan genç adam, tüm gerçeklere rağmen sevdiği kadınla ilişkisini onarmaya çalışır. Cinayet kaydını keşfeden genç adamın, tüm bunlar karşısında sessiz kalamayıp, durumu polise bildireceğini düşünürken, aslında kendi ilişkisini kurtarmak için cinayeti görmezden gelmeye çalıştığını görmek, filmi izleyen herkesi derinden etkileyecek gibi. Filmin bu noktada sorgulattığı etik değerler, izleyicinin de kendi moral değerlerini sorgulamasına neden olacak gibi duruyor. Psychology Today Türkiye'nin "film önerisi" listesinde bulunan bu eser, izleyicilere oldukça dramatik bir psikolojik gerilim vaat ediyor.