Genç bir anne olan Sherri Papini, her zamanki sabah koşusunu yaparken aniden ortadan kaybolur. Bu olay, kasabada büyük bir panik yaratır ve ailesi, arkadaşları ile polis günlerce Sherri'yi arar. Üç hafta boyunca hiçbir iz bulunamazken, Sherri Şükran Günü'nde aniden geri döner. Dönüşünün ardından yaptığı açıklamada, iki Hispanik kadının kendisini kaçırdığını ve ona kötü davrandıklarını iddia eder. Hikayesi, medya ve toplum tarafından büyük bir ilgiyle karşılanır ve herkes onun başına gelenleri merak etmeye başlar. Ancak aradan dört yıl geçtikten sonra ortaya çıkan yeni deliller, tüm bu olayın aslında Sherri tarafından kurgulanmış bir aldatmaca olduğunu ortaya çıkarır. Bu delillere göre, Sherri eski sevgilisiyle vakit geçirmek için bu kaçırılma senaryosunu planlamıştır. Bu olay, toplumun ve ailesinin ona olan güvenini sarsarken, film izleyicilerin hem insan psikolojisi hem de toplumun gerçekliğe inanma isteği üzerine düşündüren bir anlatı sunar.