Hüzün ve acının derin izleri taşıyan genç bir adamın hikayesini konu alan bu film, izleyicilere sıra dışı bir dram sunuyor. Bale yapma tutkusunu çocukluk yıllarında ailesinin trajik kaybı sonrası bir yas sürecine bürünen ve bu süreci atlatmakta zorlanan genç adamın hayatı, üniversitedeki hocasının bir canavara dönüşmesiyle daha da karmaşık bir hal alıyor. Bu durumun üstesinden gelmeye çalışırken bir yandan da geçmişine dair acılarla yüzleşmek zorunda kalan genç adamın hikayesi, sinemaseverlerin empati kurabileceği bir çizgide ilerliyor. Film, acıların ve kayıpların insan hayatı üzerinde bıraktığı derin etkileri ve zorluklarla başa çıkmak için verilen mücadeleyi, fantastik bir hikaye üzerinden anlatarak izleyenleri kendine çekiyor. Dönüşüm, yas, kayıp ve direnmeyi iç içe geçiren, son derece hassas bir konuyu ele alan bu film, izleyenlerine özgün bir anlatım sunuyor. Drama ve fantastiğin başarılı bir şekilde harmanlandığı bu eser, izleyicisine hem düşündürücü bir deneyim sunuyor, hem de onları etkileyici ve unutulmaz bir hikayenin içine çekiyor. Kendi hayatından kaçmayı seçen bir adamın, canavarlaştırılan dünyasıyla yüzleşmesi üzerinden ilerleyen bu film, başkaldırı ve hayatta kalma mücadelesini çarpıcı bir şekilde vurguluyor.