Bu muhteşem hikaye, kahraman şövalyelerin, güzel prenseslerin ve kötü büyücülerin çağından bir hikayedir. Kahramanımız Ruslan, hayali şövalye olmak olan bir sanatçıdır. Bir gün, güzeller güzeli Mila ile tanışır ve ona aşık olur. Ancak, Ruslan'ın bilmediği bir gerçek vardır: Mila, kralın kızıdır. Bu hikaye, insanın hayatında var olabilecek tüm renklerin, duygusal yoğunlukların ve karmaşıklıkların bir yansımasıdır. Oyuncuların canlandırdığı karakterler, izleyenlerin kendi hayatlarından kesitler bulabileceği bir derinlik ve incelik sunmaktadır. Özellikle Ruslan karakteri, sıradan bir hayattan olağanüstü bir yaşama geçişin simgesi olmuştur. Şövalye olma hayaliyle yaşayan bu genç sanatçı, aşkın gücüyle kralın kızına ulaşmak için her türlü zorluğu göğüslemeye hazırdır. Aşkı uğruna sıradan insanların bile karşı karşıya gelmekten korkacağı tehlikelerle yüzleşmekten çekinmeyen Ruslan, izleyicilere "hayallerinin peşinden gitme" ve "aşk için her şeyi göze alma" konularında ilham vermektedir. Öte yandan, Mila karakteri de kendi hikayesiyle izleyicilere önemli mesajlar vermektedir. Kralın kızı olmasına rağmen sıradan bir hayat özlemi olan Mila, izleyenlere "gerçek mutluluğun basit şeylerde" ve "kendini sevmenin önemi" konularında güçlü bir bakış açısı sunmaktadır. Kısacası, bu film, seyircilere gerçek aşkın, cesaretle hayallerinin peşinden gitmenin ve kişinin kendi değerini bilmenin değerli derslerini vermektedir. Her bir sahnesi ile izleyicilere büyülü bir dünyaya davet eden bu film, kesinlikle izlenmeye değerdir.