İngiliz S.A.S hizmetlisi Andy Marlow’un mercenary’ye dönüştürülmesi, savaş sonrası kaotik Balkanlar'da yol alarak geçmişiyle yüzleşmesi ve durdurulamaz bir kararlılıkla kendine belirlenmiş misyonu gerçekleştirmesi konulu bu film, sizi aksiyon dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Askeri bir darbenin ortaya çıkardığı bu kaos ortamında Marlow, Amerikalı bir büyükelçi ve onun yardımcısını kurtarmakla görevlendiriliyor. Böyle bir durumda Andy'nin güvenilir bir yardımcıya ihtiyacı vardır. Acımasız ve zor olan bu misyon, eski S.A.S. subayını her türlü zorluk ve tehlikeye karşı dayanıklı hale getirirken, Marlow'u yeni bir yaşam felsefesi ve düşmanlarına karşı belirleyici bir tutuma sokar. Filmde, Marlow'nun korkusuz ve kararlı karakteri, amansız ve dur durak bilmeyen aksiyonda kendini gösterir. Çarpışma sahneleri sırasında bile Marlow'un soğukkanlılığını koruduğunu, stratejik düşündüğünü ve cesurca hareket ettiğini görüyoruz. Filmin sonuna doğru, Marlow'un farklı bir yol seçme şansı olmadığını, sadece önceden belirlenmiş hedeflere doğru ilerlemesi gerektiğini anlıyoruz. Görevini tamamlama kararlılığı ve sonuna kadar savaşma cesaretiyle Marlow, kendisini ve izleyiciyi beklenmedik sonuçlarla karşı karşıya bırakır. Film, savaşın acımasız yüzünü ve bireysel kahramanlık efsanelerinin gerçekliğini yansıtıyor. Kısacası, hayatta kalmak için verilen amansız mücadeleyi ve insanın içindeki kahramanı keşfetmenin hikayesini anlatıyor.
