Kırk üç yaşındaki Peggy Sue Bodell, lise aşkı Charlie Bodell ile mutsuz bir evlilik yaşamaktadır. Bu evlilik, para sorunları ve sadakatsizlik gibi problemlerle doludur. Peggy Sue, on sekiz yaşında hamile kaldığında evlenmek zorunda kalmıştır. Charlie ise asla gerçekleşmemiş olan müzik kariyerinin hayalini hâlâ kurmaktadır. Peggy Sue, Charlie'nin bu başarısızlık için onu suçladığını hisseder. Boşanmanın eşiğindedirler ve ilişkileri kopma noktasına gelmiştir. Peggy Sue, lise hayatıyla ilgili önemli bir anda, gizemli bir şekilde yirmi beş yıl öncesine, lise son sınıf günlerine geri döner. Başlangıçta, başına gelen bu garip durum karşısında oldukça endişelenir. Yaşadıklarının gerçek mi olduğunu, yoksa belki de ölmüş olabileceğini sorgular. Gençliğini yeniden yaşamanın ilk şokunu atlattıktan sonra, Peggy Sue geçmişini yeniden yazabileceğini ve gelecekte daha mutlu olmak için farklı kararlar alabileceğini düşünmeye başlar. Ancak aynı zamanda Charlie'nin neden o kararları aldığını da öğrenir. Bu deneyim, ona hem geçmişteki hatalarını düzeltme hem de Charlie’nin bakış açısını anlama fırsatı verir. Peggy Sue bir yandan kendi hayatını düzene sokmaya çalışırken, bir yandan da Charlie'nin iç dünyasını keşfeder ve onunla olan ilişkisinin dinamiklerini sorgular. Bu süreçte, Peggy Sue geçmişe dair birçok şeyi yeniden değerlendirerek, film boyunca izleyicilere duygusal bir yolculuk sunar.