1959 İngiltere'sinde, doğu Anglian'ın küçük bir kasabasındayız. Florence Green adında bir kadın, incelikli ancak acımasız yörenin muhalefetine rağmen bir kitapçı açmaya karar verir. Kibar ve zarif Florence, bu uğurda öyle büyük zorluklara göğüs gerecek ki, bu hikaye hepimize hayallerimizin peşinden gitmemiz gerektiğini hatırlatacak. Florence'in hikayesi, küçük bir kasabada büyük bir rüyayı gerçekleştirme çabası; büyüklüğüne inanılmayan zorluklarla karşılaşan küçük bir kadın. İçinde yaşadığı toplumun direnişine rağmen Florence, meydan okuyan tavrı ve kararlılığı ile takdire şayan bir karakter sergiliyor. Bu filme dair en büyüleyici yönlerden biri, kitapçının açılmasının düşündürdüğü konular. Bilginin, öğrenmenin ve düşünmenin özgürlüğü hakkında birçok felsefi tartışma mevcut. Ancak Florence'in öyküsü, aynı zamanda toplumun bireye karşı tavrını, kültürün ve geleneklerin birey üzerindeki baskısını ve bireyin özgürlüğünü elde etme çabasını da gözler önüne seriyor. Film, bu karmaşık konuları titizlikle işlerken, seyircisine de büyülü ve dikkat çekici bir hikayeyi sunmayı başarıyor. Büyük rüyaları olanların, 1959 İngiltere'sinin küçük bir kasabasına gitmeye, Florence'in hikayesini dinlemeye davetlisiniz. Dana fazla zaman kaybetmeyin ve bu büyülü hikayeyi keşfe çıkın.
