Maske bir kahramanın, kahramanlığın karanlık yüzüne doğru yol aldığı bu film, izleyicileri derinden etkiliyor. Bu filmde maske takan bir adalet savaşçısı öne çıkıyor. Ancak her ne kadar kahraman bir figür gibi gözükse de, kahramanlığın altını çizen karanlık bir tonla karşılaşıyoruz. Bu filmdeki kahramanımız, ülkenin en tanınmış süper suçlusunun peşine düşüyor. Ancak bu macera, Sparks'ın hayatını ve itibarını parçalara ayırıyor. Film, kahramanlığın gerçek yüzünü ve onun sürekli değişen doğasını gözler önüne seriyor. Sparks, ülkeyi korkunç suçlardan kurtarmaya çalışırken, kendisi de aynı çıkmazla yüzleşiyor. Kendi itibarını korumayı başaramıyor ve hayatı tamamen alt üst oluyor. Süper suçlunun peşine düşmesi ile birlikte, doğruluk ve adalet için savaşmanın ne kadar zor olduğunu, bunun ne tür fedakârlıklar gerektirdiğini anlıyoruz. Sparks'ın destansı hikayesi, aksiyon ve dramın mükemmel bir karışımını sunuyor. Filmde, kahramanlığın sadece zaferler ve hayranlıkla dolu değil, aynı zamanda sıkıntılar ve mücadelelerle de dolu olduğunu görüyoruz. Sparks'ın hikayesi, kahramanlık ve adanmışlık hakkındaki tipik klişeleri yerle bir ediyor ve izleyicilere, kahramanların da insan olduğunu ve hatalar yapabileceğini hatırlatıyor. Bu film, bir kahramanın hayatının nasıl alt üst olabileceğini son derece gerçekçi ve dokunaklı bir şekilde gözler önüne seriyor.
