Chakra, 14 yaşında bir çocuktur ve Tayland'daki bir balıkçı gemisinin kaptanı tarafından köle işçi olarak satılır. Geminin kaptanı tarafından belirlenen kurallar ise acımasız ve keyfi bir şekildedir. Chakra, hayatının geri kalanını bu gemide geçirmek zorunda kalırken, kaptanın zalimliği ve adaletsizliğiyle mücadele etmek zorunda kalır. Film, insanlık dışı bir durumu ve modern kölelik sistemini ele alan güçlü bir hikayeyi anlatmaktadır. Chakra'nın yaşadığı dehşet dolu deneyimler, izleyicilerin içlerini burkacak ve düşündürecek türden sahneler içermektedir. Film, köleliğin ve insanların nasıl sömürüldüğünü açıkça göstererek, toplumsal adaletsizliklere dikkat çekmektedir. Yönetmen, filmde dikkat çekici bir atmosfer yaratmayı başarmıştır. Gemideki dar ve klostrofobik ortam, izleyicilerin Chakra'nın çaresizliğini ve umutsuzluğunu hissetmesini sağlar. Kameranın kullanımıyla da bu atmosfer güçlendirilirken, izleyici adeta geminin içindeymiş gibi hisseder. Müzikler de filmdeki gerilimi artırarak, izleyicilerin duygusal bir yolculuğa çıkmasını sağlar. Oyunculuklar açısından da film oldukça başarılıdır. 14 yaşındaki başrol oyuncusu, Chakra'nın duygusal ve fiziksel acılarını ustalıkla yansıtmaktadır. Yan karakterler de inandırıcı performanslar sergileyerek filmi daha da güçlendirmektedir. Filmin tek eksik yanı ise bazen işlenen hikaye detaylarının yeterince derinleştirilmemesidir. Daha fazla arka plan bilgisi ve karakter analiziyle film daha yoğun bir deneyim sunabilirdi. Bununla birlikte, Chakra'nın dramatik dönüşümü ve hayatta kalma mücadelesi, izleyicilerin filmin sonuna kadar dikkatini çekmeyi başarmaktadır. Sonuç olarak, Thai balıkçı gemisi üzerindeki kölelik sistemi ve insanlık dışı koşullarını anlatan bu film, izleyicilere güçlü bir mesaj sunuyor. İnsan hakları konusunda bir farkındalık yaratırken, aynı zamanda sinematik anlatımıyla da etkileyici bir deneyim sunmaktadır. Chakra'nın mücadelesi ve umutsuzluğu, izleyicilerin kalbine dokunan bir hikaye olarak hafızalara kazınmaktadır.