Gencin psikolojik sorunlarla mücadele ettiği, dijital dünyanın karanlık yüzüyle tanıştığını konu alan bu filmde, Hannah Green isimli bir genç kızı izliyoruz. Tecrübesizliği ve duygusal zaafları nedeniyle bir internet yırtıcısının hedefi hale gelen Hannah'ın, bu travmayı aşmakta zorlandığına tanık oluyoruz. Bu acımasız düşünce avcısının ağına düşmesinin ardından kendi varlığına zarar vermeye başlayan Hannah'ın hayatı adeta çöküşe geçiyor. Bütün çabalarına rağmen kızlarının bu olayı atlatamadığını gören ve bu durum karşısında çaresiz kalan ebeveynleri, acı verici bir karar alarak onu alternatif bir iyileşme merkezine gönderme yolunu seçiyorlar. Bu noktada, film bizi Hannah'ın toparlanma sürecine ve kendi kendine zarar verme davranışlarından kurtulmasına yönelik çabalarına tanık ediyor. Belki de hayatlarının en zor kararını veren aile, kızlarının hayatını tekrar rayına oturtabilmek için her türlü çabayı gösteriyorlar. Ancak Hannah'ın bu durumu aşabilmesi için, kendisinin de bu savaşa katılması gerekiyor. Film, gençlerin online dünyada karşılaşabileceği tehlikeler ve bu durumdan etkilenme şekilleri üzerine provokatif bir bakış açısı sunuyor. Hannah'nın hikayesi, izleyicilere hem empati yapma şansı sunuyor, hem de sanal dünyanın tehlikelerine dikkat çekiyor. Bu anlamda, her yaştan izleyici için önemli mesajlar içeriyor. Son olarak, filmin sunmuş olduğu çözüm yolu ve alternatif iyileşme merkezi, alternatif terapi yöntemlerine dikkat çekiyor. Her ne kadar geleneksel yöntemler başarısız olmuş olsa da, bu merkezin Hannah'ın hayatını yeniden inşa etmesine yardımcı olduğunu görüyoruz. Bu, alternatif tedavi yöntemlerinin değerini ve işlevselliğini vurgulayan güçlü bir mesaj oluyor.