Dört ev kadını, günlük hayatın stresinden ve rutininden kaçmak için bir hafta sonu tatili planlar. Şehirdeki monotonluktan uzaklaşıp doğayla iç içe, huzurlu bir kaçamak yapmayı ummaktadırlar. Ancak, heyecanla çıktıkları bu yolculuk onlar için beklenmedik bir maceraya dönüşür. Araçları ıssız bir ormanın ortasında bozulduğunda, kendilerini vahşi doğanın kollarında bulurlar. Başlangıçta bu durumu bir macera olarak gören kadınlar, zaman geçtikçe ormanın ne kadar acımasız olabileceğini fark ederler. Geceleri duydukları yabani hayvan sesleri ve gündüzleri karşılarına çıkan zorlu doğa koşulları onları hayatta kalma mücadelesine iter. Su ve yiyecek bulmak, barınacak güvenli bir yer keşfetmek gibi temel ihtiyaçlar giderek daha da önem kazanır. Bu beklenmedik durum, grup dinamiklerini de zorlar ve her biri içsel olarak güçlü kalıp kalamayacaklarını sorgulamaya başlar. Bu film, izleyicilere sadece doğanın güzelliklerini ve tehlikelerini göstermekle kalmıyor, aynı zamanda dostluk, dayanışma ve cesaret gibi insani değerleri de sorgulatıyor. Dört kadının kendi sınırlarını nasıl zorladığını ve bu zorluğa nasıl göğüs gerdiklerini görmek, onların hikayesini daha da ilginç kılıyor. Film, sadece bir macera olmanın ötesinde, içsel bir keşif yolculuğuna da dönüşüyor.