Genç ve enerjik bir avukatın gölgesiz bir köye olan yoğun yolculuğunu konu alan bu film, bize yaşamın ve ölümün sorgulandığı doğaüstü bir gerilim sunuyor. Bu uzak köyde, genç avukatın hayatı tamamen değişiyor; çünkü hiç beklemediği bir durumla karşılaşıyor - bir kadının intikam dolu hayaleti ile. Bu kadın, hayatında aldığı tüm haksızlıklara karşılık, yerlileri dehşete düşüren bir korku havası yaratıyor. Bu kadın, hayatında maruz kaldığı haksızlıkların acısını hala taşıyor ve bu öfke onu bir terör unsuru haline getiriyor. Film, bu öfkeli ve acılı ruhun etrafında şekillenen karanlık ve gizemli bir hikayeyi izleyiciye sunuyor. Genç avukat, köy halkının yaşadığı korkuyu giderebilmek ve bu hayaletten kurtulabilmek adına adeta bir savaş veriyor. Bu süreçte birçok zorlukla karşı karşıya kalan genç avukatın mücadelesi, gerilim dolu sahnelerle beyaz perdeye aktarılıyor. İzleyicinin merakını sürekli canlı tutan bu film, aynı zamanda bir insanın geçmişinde yaşadığı travmaların, ne kadar derin izler bırakabileceğini ve nasıl bir intikam hırsı doğurabileceğini gözler önüne seriyor. Bu vengeful ghost hikayesinde, adaletin, hırsın ve korkunun birleşimi izleyiciye derin bir etki bırakıyor. Bunun yanı sıra film, izleyiciyi düşündürmeyi başarıyor; acaba bizler de bu hayalet gibi geçmişimizdeki yaraları taşıyor ve onları başkalarına yansıtıyor muyuz? Bu anlamda film, sadece bir korku/gerilim filmi olmanın ötesine geçerek, izleyiciye psikolojik ve sosyolojik anlamda da çeşitli sorular sormayı başarıyor. Sonuç olarak, bu film, korkunun ve gerilimin yanı sıra, izleyicinin empati yeteneğini de sınıyor. Bu yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?