1980'lerin New York'unun Çin alt dünyasında iki en iyi arkadaşın hikayesini konu alan film, izleyiciyi o dönemin karışık ve karmaşık dünyasına götürüyor. Bu iki dost, hayatlarını sadece adı geçen metropolün sokaklarında geçirmiyor, aynı zamanda New York'un Çin mafyasının eteklerine de dokunuyorlar. Film, izleyicilere gerçek bir dostluğun nasıl zorlu ve karmaşa dolu bir yolculuk olabileceğini hatırlatmaktadır. Çünkü baş karakterlerimiz, hayatta kalabilmek ve hayallerini gerçekleştirebilmek için çeşitli tehlikelerle ve belirsizliklerle başa çıkmak zorundadırlar. New York'un kadife kaplı demir yumruğunu, Çin alt dünyasının karanlık sokaklarında anlatan bu film, 1980'lerin New York şehrinin bir yüzünü ortaya çıkarıyor. İki arkadaşın suç dolu dünyasına tanıklık etmek, izleyiciye aynı zamanda dostluklarının sadakatini, onların arasındaki derin bağı ve birlikte geçirdikleri zorlu süreçleri anlamalarına yardımcı oluyor. Ek olarak, film New York'taki Çin toplumunun o dönemdeki durumunu ve yaşadıkları sosyal sorunları da gözler önüne sermektedir. Bu toplumun karşılaştığı zorluklar ve bu zorlukların nasıl üstesinden geldiklerine dair detaylar, filmi daha da içine çekici hale getiriyor. Sonuç olarak, bu etkileyici hikayeyle birlikte, dönemin New York'unu ve orada yaşayan Çin toplumunu anlamlandırmak, izleyiciye sinematik bir deneyim sunuyor. Bu film, yalnızca bir suç dramı olarak değil, aynı zamanda bir dostluk hikayesi olarak da izleyicinin beğenisini kazanmayı hedefliyor.
